15 Mart 2018 Perşembe

BEKLİYORUM ..

SANA BÜYÜK CADDELERİN BİRİNDE RASTLASAM ELİMİ UZATSAM TUTSAM
GÖTÜRSEM GÖZLERİNE BAKSAM GÖZLERİNE KONUŞMASAK
 ANLASAN..

GÜLTEN AKIN

Gözlerine bakarak anlaşılan insanlar ne kadar da özel değil mi bu yazı öğrencilerimle ilgili değil . gerçi belki bir yerlere sıkıştırabilirim bana belli olmaz .
acı nasıl da derin bir kavram.. yüreğinizin sızladığını hisettiniz mi hiç ?canınızın yandığını, kalbinizin kanadığını ben hissettim . aynaya baktım ve başka bir kadın gördüm karşımda omuzları çökmüş umudu tükenmiş
kolay olan yol neydi ki ?
gökyüzünün verdiği huzuru vermek bu kadar zor mu? ya da yağmurdan sonraki koku gibi hissettirmek oysa çok küçük şeylerden mutlu olan bir insanım esasında .
arkadaşlarıma mektuplar yazar defterlerinin arasına çantalarına bırakırdım . samimi olmak neden bu kadar zor ki .
çok mu iç karartıcı oldu bu seferki .. biliyorum çünkü pek de iyi hissetmediğim bir günde yazıyorum bunları size .
lisede bir arkadaşım doğum günümde bir cüzdan almıştı bordo . ( bu önemli ) o cüzdanı yıllarca kullandım her tarafı parçalandı ama atmadım , atamadım .. bilmem buna vefa dedim kendimce ..
bir cüzdanı bile hayatından çıkaramayan bu kadın bir insan gerçekten parçalamazsa  hayatından çıkaramaz .
bugün herkes için normal bir gün belki de benim geriye kalan hayatımın ikinci günü .
ah bir bilseniz şu acıyı ah bi anlatabilsem .
Mehmet Akif diyor ya DİLİ YOK KALBİMİN ONDAN NE KADAR  BİZARIM ..
kahveler yapıyorum tek başına içiyorum .. gökyüzünü içiyorum kahveyle .. çayıma şeker atmayı unutalı çok oldu .
hayatımı güzelleştiren şey  siyah çocuklarım benim bide ailem .. gülüşleri ,bakışları, tertemiz kalpleri... Allahım değmesin onlara hiç bir kötülük hep mutlu olsunlar masmavi bir gökyüzüne uyansınlar her sabah .
her sabah pencerelerini açtıklarında çayır çimen dolsun evlerine ..
günlerdir çalmayan telefonum hatırlatıyor herşeyi..
 oturdum bir bir düşündüm her şeyi .. neydi hata nerede yapmıştım ..
hayatım boyunca çok değer verme kaybedersin lafına inat değerler saçtım etrafıma .. böyle olmamalıydı başkasının acısına onlardan çok ben üzülmeliydim . annesi yokmuş bir arkadaşımın bunu günlerce düşünüp üzüldüm onun yaşadıklarını hayal ettim deli diyorlar bana bu delilikse severim böyle deliliği .. haber izlemez oldum .. televizyonu açınca ışıklar kapanıyor tek tek sanki . kararıyor sanki dünya . nasıl da güzel unutturuyorlar değil mi herşeyi . unutmak için mi yaşıyorum peki ..
deli miyim böylesi deliliği seviyorum ben ..
hayırlı akşamlar acılarının başını evcimen taşlarla okşayanlar ..

14 Mart 2018 Çarşamba

SARILIN ..

Aklıma gelenleri yazmaya devam o zaman ; bence öğretmen çok başka bir kavram olmalı öğretmen önce insan olmalı yeri geldiğinde sığınılacak düştüğünde koşarak sarılacağın kişi olmalı ;ben böyle bir öğretmen olmak için elimden gelen her şeyi yapıyorum .

çadır kentte çalışıyorum ve şartlar gerekten inanılmaz zor ve kötü .. tabii ki halimize bin şükür . haliyle temizlik kavramı ne yazık ki yerlerde . sınıfımda sadece kız öğrencilerim var ve onlardan ben sorumluyum .inanılmaz bir bit salgını var her gün düzenli olarak kontrol yapıyordum sınıfta . baktım durum artık beni aşıyor. öğretmenler odasında söyledim; bir kaç hoca ıyyy ayy falan dediler bana . tamam Aynur bak başının çaresine dedim ve kamp idaresine başvurdum durum böyle ilerde daha kötü olacak önünü almazsak diye . onlarda sağ olsunlar bana bir koliden fazla bit şampuanı getirdiler . tercüman çağırdım tek tek anlattım nasıl kullanılır diye .. . Arkadaşlara anlatıyorum . bana sakın sarılma uzak dur bak sana da bulaşır diyorlar . birşey söyleyeyim mi çok komik geliyor bunlar bana . bir öğrencimin başında inanılmaz fazla vardı . temiz mi öğretmen dedi temiz kızım dedim sınıfta . .tenefüste görünce hemen çağırdım yanıma dedim kızım kafanda çok bit var annene söyle şampuanla yıkasın tamam mı ? tamam öğretmenim dedi ve o kadar güzel sarıldı ki bana kim böyle karşılıksız seviyor beni ya dedim .

 ilkokulda bir öğretmenim vardı . üzgünüm öğretmen dediğim için...
 Ailem muhafazakar bir aile ve ilkokulu sakaryada okudum . okul değişikliği yapmak zorunda kaldım ailem taşındığı için.. beni sınıfa yerleştirdi annem ve babam.. annem siyah bir pardösü ve siyah eşarp bağlıyor . öğretmen de sözle cumhuriyetçi bir insandı . o zamanlar bunların ne anlama geldiğini pek de bilmezdim . 40 kişilik sınıfta herkesi 4 lü grup yapardı beni en arkada tekli oturturdu. Ailem okula durumumu sormak için gelirdi tabi . onlar gittikten sonra pencereden onları gösterir bakın bunlar cumhuriyet düşmanı derdi . 5.sınıfta türbana girdim bu kesinlikle benim kararımdı . ve dersler boyu öğretmen ve bütün sınıf giydiğim taktığım örtüyü ailemi tartışırdı.

 O günler dedim ki evet ben öğretmen olmalıyım . insanları ırklarına giyindiklerine göre yargılamamayı onlara öğretmeliyim . Rabbim bana bunu nasip etti . inşallah hakkıyla öğretmen olanlardan nasip etsin . sarılın sevin belki de sarılmanız hiç bilmediğiniz bir yarasına iyi geliyordur o çocuğun . Hep söylerim söyleyeceğim sevgi canlar bir şey götürmez aksine az da olsa şu karanlık gökyüzünde bir ışık olur ..
 Hayırlı akşamlar ..

13 Mart 2018 Salı

BİR KÜÇÜK TERENNÜM..

uzun zamandır yazmaya ara vermiştim . Aslında sadece yazmaktı amacım sadece ama çevremde olan insanlar biraz umutsuzca yaklaşınca bende ne yazık ki uydum onlara ve vazgeçmiştim. ama vazgeçmemem gerektiğini hatırladım .
hayatın hiç bir safhasında hiç vazgeçen bir insan olmadım ve herkes tarafından çok güçlü olarak tanımladılar beni .
ama gücümün takatimin tükendiği şu günlerde yazmam gerekiyor diyorum ..
Yazmam lazım..
 bir amacım olmalı bu hayatta yaşadıklarımı bildiklerimi paylaşmalıyım dinleyen dinlemeyen herkese duyan duymayan herkese anlatmalıyım .
içimde birikenler patlamadan anlatmalıyım.
en basitinden başlayalım mı mesela ; sabır ..
ne kadar da çok unuttuğumuz bir kavram değil mi ? en küçük şeylerde ne de çabuk isyan ediyoruz d .. elimizdekiler bizimmiş gibi davranıyoruz kaybettiklerimizin kıymetini kaybedince anlıyoruz ..
elimizdekiler peki ne kadar bizim ki .. üniversitedeyken 5 lirayla okula giderdim 2 lirayla okula gider 2 lirayla gelirdim kalan 1 lirayı çay parası yapardım ve inanılmaz mutluydum huzurluydum .
şimdi aldığım paraya bakıyorum bin şükür ;verene yüz bin şükür . ama yaşadığım huzura bakıyorum o zamanlarla kıyaslanamaz bile bazı şeyler azken güzel belki de .
Allahı unutttukça huzur kavramı değerini yitiriyor . yaşadığımız hayatı anlamsız kılıyor yaşananlar .
çevreme bakıyorum kendime bakıyorum ne için yaşıyoruz hayata geliş amacımız ne ot gibi yaşamak olsaydı rabbim bize bu aklı neden verdi . . 
Telefona sosyal medyaya arkadaşa sevgiliye ayırdığımız zamanın ne kadarı onları bize verene gönderene ayırıyoruz . duayı neden sadece kötü anlarda en diplerdeyken hatırlıyoruz . tabiki de kötü olduğunda gidilecek tek kapımız o bizim peki her şey düzelince şükür hayatımız ne kadarını kaplıyor .
sen iyi güzel konuşuyorsun da peki yaşıyor musun bunları diyeceksiniz belki de bu yazı benim de bazı şeyleri hatırlamam içindir.
bin hata bin tövbe kapından eşsiz deryandan mahrum bırakma rabbim biz uzaklaşmak istesekte bir adım öteye gidemeyelim senden .. gidecek her yol sadece sana çıksın ...
dostlar kardeşler canlar unutmayalım unutursak yaşayamayız . unutursak dünde takılır kalır da yarına bir türlü gidemeyenlerden oluruz .
her daim bilen bildikleriyle amel edenlerden et rabbim ..
HAYIRLI GECELER ..